Ulusumuzun çok büyük fedakârlıklarla verdiği Milli Mücadele sonrasında elde edilen siyasi bağımsızlığın sembolü, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere bıraktığı en kıymetli armağan olan Cumhuriyetimiz bu yıl 100 yaşında… “Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir” diyen, iktisadi bağımsızlığa “Siyasi ve askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsun, iktisadi zaferle taçlanmazsa sonuç kalıcı olamaz” sözleriyle büyük önem atfeden Atatürk tarafından kurulan Türkiye İş Bankası, Cumhuriyetimizin 100. yılını çeşitli etkinliklerle kutluyor.
1923 İzmir İktisat Kongresi’nde milli bir bankaya duyulan ihtiyaç doğrultusunda fikri temelleri atılan, dolayısıyla kuruluş fikrinin 100. yılında olan İş Bankası, hem Cumhuriyetimizin hem Bankanın ikinci yüzyılına adım attığı bu anlamlı ve özel yılı, Müzelerinde açtığı “Yaşasın Cumhuriyet” sergisiyle karşıladı.
1962 İslahiye doğumlu Adnan Bali, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü’nden mezun oldu.
1986 yılında İş Bankası Teftiş Kurulu Başkanlığı’nda Müfettiş Yardımcısı olarak göreve başlayan Adnan Bali, Fon Yönetimi Müdürlüğü’nde 1994 yılında Müdür Yardımcısı, 1997’de Grup Müdürü olarak görev yaptı. 1998 yılında İş Bankası’nda Fon Yönetimi Müdürü olan Bali, 2002 yılında Şişli Şubesi, 2004 yılında Galata Şubesi Müdürü oldu.
30 Mayıs 2006 tarihinde Genel Müdür Yardımcılığı görevini üstlenen Adnan Bali, 1 Nisan 2011 tarihinde Türkiye İş Bankası Genel Müdürü olarak atandı.
1 Nisan 2021 tarihinden bu yana İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürüten Adnan Bali, ayrıca Banka bünyesinde bulunan Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB) ile Türkiye İş Bankası Mensupları Munzam Sosyal Güvenlik ve Yardımlaşma Sandığı Vakfı Başkanı olarak görev yapıyor.
1963 yılında Roma’da doğdu.
1985 ve 1988 yıllarında Türkiye’de eğitim görmek üzere yaz bursu almaya hak kazandı. 1986 yılında lisans alanında derecesini tamamladı ve 1990-1993 yılları arasında doktora bursu aldı.
1994 yılında “İtalya ve Türk Sorunu 1919-1923: Kamuoyu ve Dış Politika” başlıklı tez çalışmasını tamamladı; 1997 yılında doktora sonrası bursu kazandı. 2005-2008 yılları arasında İtalya Chieti-Pescara Gabriele D’Annunzio Üniversitesi Akdeniz Medeniyetleri ve Toplumları yüksek lisans programında Çağdaş Türk Tarihi dersleri verdi.
2005-2009 yılları arasında İstanbul Yıldız Teknik Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Yabancı Diller Eğitimi Bölümü’nde kıdemli öğretim görevlisi olarak çalıştı. 2010 ve 2011 yıllarında İnsan ve Toplum Bilimleri Bölümü’nde (Fen-Edebiyat Fakültesi) kıdemli öğretim görevlisi olarak hizmet verdi.
Aralık 2011’de Roma Sapienza Üniversitesi’nde Doğu Avrupa Tarihi alanında yardımcı doçent olarak göreve başladı. 2012 yılında yetkili ulusal komisyonlar tarafından yapılan çağrı kapsamında Modern Tarih, Çağdaş Tarih, Yakın Doğu Kültürleri ve Uluslararası İlişkiler Tarihi olmak üzere dört akademik alanda Doçent unvanına layık görüldü. 2016 yılında yine yetkili ulusal komisyonlar tarafından yapılan çağrı kapsamında Uluslararası İlişkiler Tarihi alanında doçent ve profesör, Çağdaş Tarih alanında doçent unvanına layık görüldü. 2013’ten Ağustos 2015’e kadar Sapienza Üniversitesi BAU Avrasya Araştırmaları Merkezi Direktörü görevini üstlendi. Eylül 2015’te Almatı El-Farabi Üniversitesi’nde misafir öğretim üyesi olarak bulunan Doç. Dr. Fabio L. Grassi, burada “Ortaçağ’dan Günümüze Avrupa Tarihi ve Kültürü” dersini verdi.
2020-2023 akademik yılları için Sapienza İleri Araştırmalar Yüksek Okulu’na Araştırma Görevlisi olarak atandı. Uluslararası Struga Üniversitesi (Makedonya) tarafından Siyaset Bilimi alanında fahri profesörlük unvanına layık görüldü. Eylül 2019 tarihinden bu yana Doğu Avrupa Tarihi alanında doçent olarak görev yapıyor.
İtalyanca yazılmış 90’a yakın çalışması bulunan Doç. Dr. Fabio L. Grassi’nin bu çalışmaları arasında yer alan üç büyük monografinin hepsi Türkçe’ye, biri İngilizce’ye çevrildi. İngilizce veya Türkçe dillerinde 10 fraklı çalışması daha bulunuyor. Çok sayıda konferansa katılan veya organizasyonunda yer alan Doç. Dr. Fabio L. Grassi; İtalyanca, İngilizce, Türkçe ve Fransızca dillerinde pek çok ders verdi. Türk yetkililer tarafından Türkiye’deki liseler için İtalyanca müfredat hazırlamakla görevlendirilen komisyonun üyesi olan Doç. Dr. Fabio L. Grassi’nin, tercümanlık ve çevirmenlik deneyimi de bulunuyor. 2007 yayımlanan üç İtalyanca kitabın (iki roman, bir tarih kitabı) Türkçe çevirisinin danışmanlığını ve editörlüğünü üstlendi. Bir yayın kurulunda da üye olarak faaliyet gösteren Doç. Dr. Fabio L. Grassi, çeşitli Türkçe dergilerde hakemlik yapmasının yanı sıra çok sayıda bilimsel derneğe üyedir.
Halen Roma Sapienza Üniversitesi’nde görev yapan Doç. Dr. Fabio L. Grassi, Avrasya Tarihi, İşbirliği ve Kalkınma Tarihi, Türk Dili ve Çağdaş Tarih (İngilizce) konularında dersler veriyor. Mayıs 2023’den bu yana Uluslararası İlişkiler Tarihi alanında doçent unvanına sahiptir. Ocak 2015’ten bu yana Sapienza Üniversitesi Rektörü’nün EURAS (Avrasya Üniversiteler Birliği) Yönetim Kurulu’ndaki Resmî Temsilcisi ve EURAS işlerinden sorumlu danışman olarak görev yapıyor. Haziran 2020’den bu yana çift taraflı kör hakemli yeni EURAS Journal of Social Sciences dergisinin Baş Editörüdür. 2016’dan bu yana da aynı üniversitede İran ve Türki Ülkeler danışmanlığını yürütüyor. Ayrıca, İtalyan Yüksek Eğitim Bakanlığı veya Sapienza Üniversitesi tarafından finanse edilen grup araştırmalarına katılıyor.
New York Üniversitesi’nde W.R. Berkley Ekonomi ve İşletme Profesörlüğü unvanına "sahiptir," 2013 Nobel Ödüllü Lars Peter Hansen ile birlikte kaleme aldığı Makroekonomik Teori ve Dinamik Ekonomik Teori adlı klasik ekonomi ders kitapları da dahil olmak üzere birçok önemli kitap ve makalenin yazarıdır.
“Rasyonel Beklentiler Modeli’nin ve Tatlı Su Ekonomisi Hareketi’nin” kurucularından olan Thomas J. Sargent, günümüzün en etkili ekonomistlerinden biridir. Onun yaklaşımına göre, “rasyonel beklentilerin ardındaki en önemli anlayış şudur: İnsanlar ekonominin makul bir zihinsel modeline ve daha da önemlisi hükümetin ekonomi politikalarına ilişkin kendi kavrayışlarına dayanarak karar verirler. Bu da; hükümet politikalarını değiştirdiğinde, tüketiciler ve yatırımcılar da davranışlarını değiştirdiği için bu politikaların nadiren amaçlanan etkiyi yarattıkları anlamına gelir. Bu, Keynes sonrası dönemde ekonomide devrim yaratan bir kavrayıştır ve günümüzde ekonomik düşünceye hakim olmaya devam ediyor.”
Günümüzde süregelen ekonomik krizin ortasında hükümet politikaları ve düzenlemelerinin rolüne ilişkin soruları yanıtlamayı amaçlayan araştırmalarıyla tanınan Thomas J. Sargent, son kırk yılda makroekonomi alanında gerçekleştirdiği öncü çalışmalarla 2011 Nobel Ekonomi Ödülü’nü kazandı.
1975 İstanbul doğumlu olan Çetinkaya, İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni bitirdi. İlk yüksek lisans derecesini Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü, ikinci yüksek lisans derecesini Budapeşte’de Central European University, doktora derecesini de Hollanda’nın Leiden Üniversitesi’nden aldı. 2012-2013 öğretim yılında Atina’da Panteion Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Tarih Bölümü’nde, 2019-2020 yıllarında da Londra Üniversitesi Birkbeck College’da misafir öğretim görevlisi olarak bulundu. 2010-2021 arasında Tarih Vakfı Yönetim Kurulu Üyeliği ve Başkan Yardımcılığı görevlerini yürüttü. 2013 yılından beri Türkiye ve Ortadoğu Forumu Vakfı Yönetim Kurulu Üyeliğini sürdürüyor.
Doç. Dr. Doğan Çetinkaya’nın Türkiye’nin toplumsal ve siyasal tarihi, Türk milliyetçiliği, Türkiye futbol tarihi, sınıf hareketi ve bankacılık tarihiyle ilgili yazdığı makaleler çok sayıda yabancı/yerli dergi ve kitaplarda yayımlandı. “1908 Osmanlı Boykotu: Bir Toplumsal Hareketin Analizi”, “The Young Turks and the Boycott Movement: Nationalism, Protest and the Working Classes in the Formation of Modern Turkey”, “Osmanlı’yı Müslümanlaştırmak: Kitle Siyaseti, Toplumsal Sınıflar, Boykotlar ve Milli İktisat”, “Gelecek 1917: Tarih, Devrim, Kültür” (Foti Benlisoy ile birlikte) adlı kitapları bulunuyor.
Yayımlanan derlemeleri ise şunlar: “Toplumsal Hareketler: Tarih, Teori ve Deneyim”, “Ortadoğu: Direniş, Devrim, Emperyalizm”, “Tanzimat’tan Günümüze Türkiye İşçi Sınıfı Tarihi 1839-2014: Yeni Yaklaşımlar, Yeni Alanlar, Yeni Sorular” (Mehmet Ö. Alkan ile birlikte), “1917: Rusya’da Devrimde Devrim” (Mehmet Ö. Alkan ile birlikte) ve “Osmanlı’da Marksizm ve Sosyalizm: Yeni Kuşak Çalışmalar”.
Halen İ.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde öğretim üyesi olan Doç. Dr. Y. Doğan Çetinkaya, Tarih ve Toplum Yeni Yaklaşımlar dergisi eş genel yayın yönetmeni ve Tarih Vakfı Yurt Yayınları ve Toplumsal Tarih dergisi yayın kurulu üyesidir.
Bilsay Kuruç, 1935’te İstanbul’da doğdu. İstanbul Erkek Lisesi’ni ve İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’ni bitirdi. 1963’te Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde Asistan olarak göreve başlayan Kuruç, Doktora, Doçentlik ve Profesörlük derecelerini yine Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde aldı.
Akademik kariyeri boyunca Pittsburgh, Sussex üniversitelerinde araştırmalar yapan Kuruç, Oslo Üniversitesi’nde Leif Johansen ile büyüme ve planlama üzerine çalıştı.
1975 – 1977 yıllarında Cumhuriyet Halk Partisi Araştırma Bürosu’nun sorumluluğunu üstlenen Kuruç, öğretim üyeliğinin yanında 1978-79 yıllarında Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarı, 1992-2004 yıllarında Merkez Bankası Banka Meclisi üyesi olarak görev yaptı.
Lisans eğitimini 1999 yılında Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümünde, yüksek lisansını da 2001 yılında aynı üniversitede tamamlayan Prof. Dr. Çiğdem Gündüz Demir, doktorasını 2005 yılında Rensselaer Politeknik Enstitüsü Bilgisayar Bilimleri alanında aldı. Bilkent Üniversitesi’nde öğretim üyesi, Stanford Üniversitesi ve Singapur Nanyang Teknoloji Üniversitesi’nde misafir öğretim üyesi olarak çalıştı.
Prof. Dr. Demir’in derin öğrenme ve medikal görüntü analizi üzerine, özellikle de dijital patoloji alanında, etki değeri yüksek araştırmaları ve uluslararası katkıları bulunuyor. Demir, güncel araştırma çalışmalarını patoloji, radyoloji ve oftalmoloji bölümleriyle yakın iş birliği içinde, medikal görüntülerin sayısal analizi için yapay zekâ ve derin öğrenmeye dayalı yenilikçi yöntemler geliştirme üzerine yürütüyor.
Halen Koç Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği ve Tıp Fakültesi’nde öğretim üyesi olarak görev yapan Prof. Dr. Çiğdem Gündüz Demir, Koç Üniversitesi ve Türkiye İş Bankası ortak girişimiyle kurulan “Koç Üniversitesi İş Bankası Yapay Zekâ Uygulama ve Araştırma Merkezi”nin (KUIS AI) direktörlüğünü yürütüyor. Demir, aynı zamanda Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) Yapay Zekâ Bilim Kurulu üyesi olarak görev yapıyor.
Kütahya doğumlu olan Prof. Dr. Havva İşkan Işık, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nin ardından Marburg Philipp Üniversitesi’nde arkeoloji eğitimi aldı. Marburg Philipp Üniversitesi’nde doktorasını tamamlayarak 1988 yılında Türkiye’ye dönen Işık, Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde çalışmaya başladı. Prof. Dr. Işık, 1990 yılında Antalya Akdeniz Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nün üç kurucu üyesinden biri oldu. Akademik yaşamını ve kapsamlı yayın çalışmalarını halen bu üniversitenin çatısı altında sürdürmeye devam eden Prof. Dr. Işık, Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu Üyeliği ve Başkanlığı yaptı.
Türkiye’nin ilk kadın arkeoloğu Prof. Dr. Jale İnan’ın öğrencisi olan Prof. Dr. Işık için, Lyrbe Antik Kentinde başlayan kazı yolculuğunda asıl durak Patara oldu. 1988 yılından bu yana Patara Antik Kentinde görev yapan Prof. Dr. Işık, bölgedeki kapsamlı kazı ve restorasyon çalışmalarını yönetiyor.
Akademik faaliyetlerini ve kapsamlı projelerini Antalya Akdeniz Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nde sürdüren Prof. Dr. Işık, Antalya Kadın Müzesi tarafından “Prof. Dr. Jale İnan 2020 Antalya Yılın Kadını Ödülü”ne layık görüldü.
Gaziantep doğumlu Burcu Özsoy, lisans ve yüksek lisans eğitimini Yıldız Teknik Üniversitesi Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Bölümünde tamamladı. 2001 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Denizcilik Fakültesi’nde öğretim elemanı olarak göreve başladı. 2005 yılında San Antonio’daki Texas Üniversitesi’nde (UTSA) doktorasını yaptı. Özsoy, uydu teknolojisi konusundaki çalışmalarını, özellikle istatistiksel matematik ve jeofizik bilimleri ile şekillendirdi.
Doktora çalışmasını Antarktika kıtası ve etrafındaki deniz buzlarının uydu görüntüleriyle takibi konusunda yapan Özsoy, bu sayede Amerika Birleşik Devletleri’nde birçok ulusal ve uluslararası yetkin bilim insanıyla aynı platformda çalışma imkânı buldu. Özsoy, bu süreçte NASA Goddard Uzay Uçuş Merkezi’nden davet aldı. 2015 Ocak ayında İstanbul Teknik Üniversitesi’nde kurulan Kutup Araştırmaları Uyg-Ar Merkezi’nin (PolReC) kurucu müdürlüğünü üstlendi ve görevi 2019 Aralık ayına kadar sürdürdü.
Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı uhdesinde olan Antarktika’da Türk Bilim Üssü projesinin yürütücüsü olan Prof. Dr. Burcu Özsoy, proje kapsamında gerçekleştirilen ilk 4 Ulusal Antarktika Bilim Seferleri’nin liderliğini, diğer 3 seferin de koordinatörlüğünü yaptı. 2019 Temmuz ayında gerçekleştirilen ilk Türk Arktik Bilim Seferi’nin liderliğini üstlendi.
Prof. Dr. Burcu Özsoy, TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) Başkanlığını ve Kutup Araştırmaları Enstitüsü Müdürlüğünü yürütüyor. Güney Okyanusu Gözlem Sistemi’nin Bilimsel Yürütme Kurulu Üyesi olan Özsoy, 2020 Newton Fonu Ödülleri Bilimsel Komitesinde yer aldı.
1989 yılında Adana’da doğdu. Tenise, ailesinin desteğiyle 8 yaşındayken Adana Tenis Dağcılık Kulübü’nde başladı. 12 yaşında ilk Türkiye şampiyonluğunu kazandı. 14 yaşında Enka Spor Kulübü’ne transfer oldu. 15 yaşında ülkemizde tenis sporunun tarihindeki en genç kadın milli tenis takımı oyuncusu olarak Türkiye Fed Kupası Takımı’na seçildi. 12-14-16-18 yaş ve Büyükler Türkiye Şampiyonaları’nda tekler ve çiftlerde sayısız şampiyonluklar edinen Çağla , 17 yaşında profesyonel tenis ile tanışıp ülkemizi Dünya’da temsil etmeye başladı.
Profesyonelliğinin ilk senesinde Dünya’nın en iyi 650 tenisçisi arasına girdi. Pescara’da düzenlenen 2009 Akdeniz Oyunları’nda çiftlerde Pemra Özgen ile gümüş madalya kazandı. Dünya sıralamasında her sene istikrarlı bir şekilde yükselen Çağla için 2010 senesi uluslararası arenada parlamaya başladığı bir sene oldu. ITF turnuvalarında üstün başarılar göstererek Dünya’da ilk 200 tenisçi arasına girdi. Amerika Açık Tenis Turnuvası elemelerini oynamaya hak kazanarak, Türk tenisinin teklerde Grand Slam oynayan ilk kadın tenisçisi ünvanını aldı. Amerika Açık sonrasında Avustralya Açık, Fransa Açık ve Wimbledon’da elemeleri oynamaya hak kazanan ilk kadın tenisçi oldu. 2013 senesinde Mersin’de düzenlenen Akdeniz Oyunları’nda hem teklerde hem de partneri Pemra Özgen ile çiftlerde Türk tenis tarihinin ilk altın madalyalarının sahibi oldu. 2015 senesinde Türkiye A milli takım maçlarında gösterdiği üstün performanstan dolayı oylamaya sunulan Çağla , Fed Kupası Kalp Ödülü’nü kazandı.
Çağla’nın yükselen kariyerinin en büyük başarıları 2016 senesinde geldi. WTA 1000 Katar Açık Kadınlar Turnuvası’nın 2. turunda, organizasyonun son şampiyonu ve dünya 12 numarası Safarova’yı 2-0 yenerek 3. tura yükseldi. Milli tenisçi, bu seviye bir turnuvada 3. tura yükselen ilk Türk raket oldu. Hayalinin hep bir Türk kadını olarak Dünya’da ilk 100’e girmek olduğunu söyleyen Çağla bu hayalini kendi evinde WTA İstanbul Kupası’nı kazanarak gerçekleştirdi.
WTA 250 İstanbul Kupası’nda şampiyonluğa ulaşarak Türkiye’nin ilk ve tek WTA Şampiyonu oldu. Bu zafer Çağla’yı dünya sıralamasında 82. numara getirdi ve Çağla teklerde Dünya ilk 100’e giren ilk Türk kadın tenisçi oldu. Daha sonra Fransa Açık Roland Garros elemelerini geçerek Grand Slamlerde ana tablo oynayan ilk kadın tenisçi oldu. Burada kazandığı tur ile Grand Slamlerde 2.Tur gören ilk kadın tenisçi oldu. Çağla 4 Grand Slamin ana tablosunu oynayarak, Roland Garros’ta 2 kere, Amerika Açık Turnuvası’nda bir kere 2.tura kalma başarısı gösterdi. Çağla bu başarılarıyla birlikte 2016 Rio Olimpiyatları’nda oynamaya hak kazanarak Türk tenisinin tarihimizdeki ilk ve tek olimpik tenisçisi olma başarısını gösterdi.
2017 yılında Türkiye Olimpiyat Komitesi tarafından Fair Play Kariyer Ödülü’ne layık görülen Çağla, aynı sene A Milli Takım adına oynadığı 40 maç için ITF tarafından Adanmışlık Ödülü’ne layık görüldü. 2019 yılında ülkesine kattığı başarılardan dolayı Avrupa Tenis Federasyonu Tennis Europe tarafından Kariyer Ödülü’ne layık görüldü.
Çağla Dünya 60 numarasına yükselerek, Türkiye’nin bu zamana kadar Dünya sıralamasında ulaşılan en yüksek sıralamaya ulaşmayı başardı.
Kasım 2021 tarihinde Çağla’nın idrarında yediği bir etten dolayı çıkan yasaklı madde yüzünden lisansı askıya alındı. Haklılığını savunmak için 20 senedir üyesi olduğu ENKA Spor Kulübü’nün desteği ile büyük bir mücadele veren Çağla, 1 Temmuz 2022’de Bağımsız Mahkeme tarafından suçsuz bulunarak kortlara geri döndü. Dönüşünden çok kısa bir süre sonra Polonya ve Tunus ‘da düzenlenen ITF turnuvalarında şampiyonluğa ulaştı.
1997’de Erzurum’da doğdu. Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni bitirdi.
Satrançla ilköğretim birinci sınıfta tanıştı. İlgisini gören ailesinin desteğiyle turnuvalara katılan Batuhan, 9 yaşında ilk defa milli takıma girerek satranç kariyerine ciddi bir başlangıç yaptı. İstanbul’da düzenlenen 2012 Dünya Satranç Olimpiyatları’nda 15 yaşında ilk iki GM (büyük usta) normunu aldı. Bir sene sonra Viyana Açık Satranç Turnuvası’nda üçüncü ve son GM normunu da alarak Türk satranç tarihine 16 yaşında GM normlarını tamamlayan ilk sporcu olarak geçti.
Başarıları:
2018 Graz Açık birincisi
2018 Teblice Açık üçüncüsü
2017 Dünya Takımlar Satranç Şampiyonası beşinciliği (Takım)
2017 Portekiz Açık Satranç Turnuvasında üçüncü
2016 Nova Gorica Hit Açık Satranç Turnuvasında dördüncü
2015 Ukrayna Vasylyshyn Anı Kapalı Satranç Turnuvasında ikinci
2014 Avrupa Genç Takımlar Satranç Şampiyonluğu (Takım)
2013 Dünya Yaş Grupları Satranç Şampiyonası 16 yaş altı kategorisinde dördüncü
2013 Viyana Açık Satranç Turnuvasında ikinci
2013 Dünya 16 Yaş Altı Satranç Olimpiyatları üçüncülüğü (Takım)
2013 Dünya Okullar Satranç Şampiyonası 17 yaş altı kategorisinde birinci
2012 Dünya Okullar Satranç Şampiyonası 15 yaş altı kategorisinde üçüncü
2011 Dünya Okullar Satranç Şampiyonası 15 yaş altı kategorisi şampiyonu
2010 Dünya Okullar Satranç Şampiyonası 13 yaş altı kategorisinde üçüncü
2010 Avrupa Okullar Satranç Şampiyonası 13 Yaş altı şampiyonu
2009 Avrupa Yaş Grupları Satranç Şampiyonası 12 yaş altı kategorisinde dördüncü
1997 ‘de Ankara’da doğdu. Ankara Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği bölümünü bitirdi.
Olimpiyat mücadelesi veren ilk Türk modern pentatlet olan İlke’nin pentatlon kariyeri erken yaşta başladı. 9 yaşındayken Dünya Yıldızlar Şampiyonluğunu kazandı. Bakanlığın desteği ile bir yıllığına Macaristan’a gitti. Türkiye’ye dönüşünde, Bakanlığın organize ettiği, diyetisyen, doktor, psikolog ve masörün de bulunduğu 10 kişilik bir ekip, İlke’yi dört ay içerisinde 2016 Yaz Olimpiyatları’na hazırladı. Bu çalışma başaılı sonuç verdi ve 19 yaşında Rio’da düzenlenen 2016 Yaz Olimpiyatları’na katılım hakkı elde etti. Türkiye’nin olimpiyat tarihindeki ilk modern Pentatlon katılımı olan Rio 2016’da toplamda 978 puanla 34. sırada yer aldı.
Arjantin’in Buenos Aries kentinde düzenlenen Uluslararası Modern Pentatlon Birliği (UIPM) 2015 Gençler “A” Dünya Şampiyonası’nda altın madalya kazandı. Buradan kazandığı kota ile 2016 Yaz Olimpiyatları’na katıldı. 2017’de düzenlenen Avrupa Modern Pentatlon Şampiyonası’nda bronz madalya aldı. Polonya’da düzenlenen UIPM 2017 Dünya Kupası 4. etap yarışmalarında toplam 1341 puanla bronz madalya kazandı ve kombinasyonda (koşu ve atış) 11:57.53 zaman ve 583 puanla gençler dünya rekoru kırdı.
2018 yılında İspanya’nın El Prat de Llobregat kentinde düzenlenen Avrupa Gençler Modern Pentatlon Şampiyonası’nda toplamda 1376 puanla birinci olarak altın madalyayı aldı. Aynı zamanda bu organizasyonda aldığı puanla dünya rekorunun da sahibi oldu.
Birleşik Krallık’ın Bath kentinde düzenlenen Avrupa Modern Pentatlon Şampiyonası’nda kombinasyonda (koşu ve atış) 618 puanla dünya rekoru kırdı ve toplamda elde ettiği 1302 puanla organizasyonu 20. sırada tamamladı. Mısır’ın başkenti Kahire’de düzenlenen UIPM 2021 Dünya Şampiyonası kadınlar finalinde 1299 puan alan İlke, dünya sıralamasındaki yerini korudu. Bununla birlikte Tokyo 2020 Yaz Olimpiyatları’na katılım hakkı elde etti.
Tokyo 2020 Yaz Olimpiyatları’nda Modern Pentatlonda toplam 1350 puanla 5. sırada yer alana İlke, 2019 yılında Koç Holding tarafından düzenlenen “Mustafa V. Koç Spor Ödülü”ne layık görüldü.
İlke’nin başarılı kariyerini anlatan “İlke” adlı bir kısa film de bulunuyor.
1995 yılında Siirt’te doğdu. Siirt Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu’ndan mezun oldu.
Türkiye’de kadın güreşinde uluslararası alanda en fazla madalya kazanan sporcudur. Üç farklı kategoride Avrupa şampiyonu olan ilk ve tek kadın güreşçi unvanına sahiptir.
Siirt dışına ilk kez çıkarak katıldığı ulusal ve uluslararası turnuvalarda madalyalar kazanan Evin’in hayat hikâyesi, İnan Temelkuran ve Kristen Stevens tarafından hazırlanan Siirt’in Sırrı adlı belgesele konu de oldu. Belgesel, 2012 yılında 49. Uluslararası Antalya Film Festivali’nde “En İyi Ulusal Belgesel Film Ödülü”ne, 19. Uluslararası Adana Film Festivali’nde ise “Belgesel Film Jüri Özel Ödülü”ne layık görüldü.
Halen Bartın Üniversitesi’nde Beden Eğitimi ve Spor, Sağlık alanında yüksek lisansına devam ediyor.
Başarıları:
23 yaş altı kategorisinde ilk Avrupa ve Dünya şampiyonu
2010 Yıldızlar Avrupa Şampiyonluğu 1(Tarihteki ilk madalya)
2011 Yıldızlar Avrupa 3.lüğü
2011 Yıldızlar Dünya 3.lüğü
2012 Yıldızlar Avrupa 3.lüğü
2012 Gençler Avrupa 2.liği
2013 Gençler Avrupa 3.lüğü
2013 Gençler Dünya 3.lüğü
2014 Gençler Avrupa 2.liği
2015 Gençler Avrupa 3.lüğü
12015 U23 Avrupa 3.lüğü
2016 Üniversite Dünya 3.lüğü
2016 U23 Avrupa Şampiyonluğu 1(Tarihteki ilk altın madalya)
2017 U23 Avrupa 3.lüğü
2017 İslam oyunları 2.liği
2017 Büyükler Dünya 3
2017 U23 Dünya şampiyonluğu 1 (Tarihteki ilk altın madalya)
2018 U23 Avrupa 2.liği
2018 Büyükler Avrupa 3.lüğü
2018 Akdeniz Oyunları Şampiyonluğu
2019 Büyükler Avrupa 3.lüğü
2019 Avrupa Oyunları 3.lüğü
2020 Olimpiyat oyunları Tokyo
2022 Büyükler Avrupa şampiyonluğu
2022 Akdeniz Oyunları Şampiyonluğu
2023 Büyükler Avrupa 3.lüğü
Bulgaristan, Sofya doğumludur.
Moskova Devlet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü’nden mezun oldu. Washington’daki Maryland Üniversitesi’nde öğretim üyeliği yaptı ve Harvard Üniversitesi John F. Kennedy School of Government’ın yöneticilere yönelik programına katıldı.
2009-2017 yılları arasında iki dönem boyunca UNESCO Direktörlüğü görevini yürüttü. UNESCO’da direktör olan ilk kadın yöneticidir. UNESCO Direktörü olarak görev yaptığı dönemde BM’nin Sürdürülebilir Kalkınma için 2030 Gündemi’ni, özellikle de “Herkes için kapsayıcı ve eşit kaliteli eğitim ve yaşam boyu öğrenme” konulu Amaç 4’ü kabul etme çabalarına aktif olarak katıldı ve bilimin kalkınma, toplumsal cinsiyet eşitliği ve dünyanın kültürel mirasının korunmasındaki kritik rolünü vurguladı.
Özellikle Mali, Suriye ve Irak’taki çatışmalarda kültürel mirasın savunulmasında ve aşırılık yanlılarının kültürel mirası bir savaş aracı olarak tahrip etmesinin kınanmasında aktif rol oynayan Irina Bokova, BM Güvenlik Konseyi’nin barış ve güvenliğin sağlanması ile kültürel mirasın korunması arasındaki bağlantıya ilişkin birçok önemli kararın almasını sağladı.
2016 yılında Forbes’un dünyanın en etkili kadınları listesinde yer alan Irina Bokova, 2020 yılında Amerikan Sanat ve Bilim Akademisi Uluslararası Onursal Üyeliğine, 2021 yılında ise Dünya Sanat ve Bilim Akademisi Üyeliğine seçildi. 2022 yılında Uluslararası Bilim Konseyi’nin (ISC) Hamisi ilan edildi.
40’tan fazla ülkeden devlet nişanı alan Irina Bokova, King’s College ve Edinburgh Üniversitesi (Birleşik Krallık), Paris-Sud Saclay (Fransa), Boston Üniversitesi (ABD), Milano Katolik Üniversitesi (İtalya), Tonji Üniversitesi (Çin) gibi dünyanın önde gelen üniversiteleri tarafından fahri doktora unvanına layık görüldü.
Anadilinin yanı sıra İngilizce, Fransızca, İspanyolca ve Rusça bilen Irina Bokova, halen “Ban Ki Moon Küresel Vatandaşlar Merkezi” Yönetim Kurulu Üyesi, Kosta Rika’daki BM Barış Üniversitesi Yönetim Kurulu Başkanı, Küresel Kadın Liderler (GWL) Kurucusu, New York Concordia Liderlik Konseyi Üyesi, New York Sürdürülebilir Kalkınma Çözümleri Ağı (SDSN) Liderlik Konseyi Üyesi, SciencesPo Paris Uluslararası İlişkiler Okulu/PSIA/Stratejik Komitesi Üyesi olarak görev yapıyor.
MIT ve Harvard’da eğitim gördü. Dijital teknolojilerin dünyayı nasıl değiştirdiği üzerine incelemeler yapan Andrew Mcafee, MIT Dijital Ekonomi Girişimi’nin Eş Kurucusu ve Eş Direktörüdür.
Andrew McAfee’nin kitapları arasında More From Less: The Surprising Story of How We Learned to Prosper Using Fewer Resources – and What Happens Next ile Erik Brynjolfsson’la birlikte kaleme aldığı ve hem New York Times hem de Wall Street Journal ilk on bestseller listesine giren The Second Machine Age: Work, Progress, and Progress in a Time of Brilliant Technologies yer alıyor. Yine Brynjolfsson’la birlikte yazdığı Machine Platform Crowd: Harnessing our Digital Future, yöneticilere içinde bulunduğumuz çalkantılı dönemde başarılı olmak için bir rehber sunuyor. Kitapları 15’ten fazla dile çevrilen McAfee ile Brynjolfsson, hem dünyanın en iyi yönetim düşünürlerinin yer aldığı Thinkers 50 listesine, hem de Amerikan siyasetini dönüştüren kişilerin yer aldığı Politico 50 grubuna seçilen tek kişidir.
Yakın zamanda yayımlanacak kitabı The Geek Way: The Radical Mindset Transforming the Future of Business başlıklı kitabında geek (“inek”) şirketlerin neyi farklı yaptığını ve bu sistemin neden bu denli iyi işlediğini ve başarılı olduğunu ele alıyor. Kitapta ele alınan şirketler, Sanayi Çağı’ndaki öncüllerine kıyasla çok daha serbest, çevik, kanıt odaklı, eşitlikçi, tartışmaya açık ve özerktir. Andrew Mcafee, bunun bir sonucu olarak, bu şirketlerin, her sektörü birer birer altüst eden üstün performanslara ulaştıklarını ve zorlu rakipler haline geldiklerini anlatıyor. Üstelik bu şirketler henüz yolun başında olduğunu belirtiyor.
Andrew Mcafee; Foreign Affairs, Harvard Business Review, The Economist, The Wall St. Journal ve The New York Times gibi yayınlar için de yazılar kaleme aldı. CNN’de ve 60 Minutes programında, Dünya Ekonomik Forumu’nda, TED’de Aspen Fikir Festivali’nde Tom Friedman ve Fareed Zakaria’yla birlikte pek çok uluslararası ve yerel izleyicinin önünde çalışmaları hakkında konuşmalar yaptı.
Andrew Mcafee halen MIT Sloan School of Management’ta Baş Araştırma Bilimcisi olarak görev yapıyor.
1968 yılında Antakya’da doğan Hakan Aran, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldu.
1990 yılında İş Bankası’nda Yazılım Uzmanı olarak göreve başlayan Aran, 2005 yılında Yazılım Geliştirme Bölüm Müdürü olarak atandı. 2008 yılında Genel Müdür Yardımcılığı görevini üstlenen Aran, operasyonlardan, dijital bankacılıktan ve teknolojiden sorumlu olarak Bankanın önemli dönüşüm programlarında görev aldı.
1 Nisan 2021 tarihinde Türkiye İş Bankası’nın 17. Genel Müdürü olarak atanan Aran, Banka iştiraklerinden olan Trakya Yatırım Holding ile İşbank AG’de de Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı sürdürüyor.
Başkent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde İşletme yüksek lisans programını tamamlayan Aran, halen İstanbul Ticaret Üniversitesi’nde bankacılık doktorası yapıyor.
“Yaşayan kütüphane” olarak bilinen Prof. Dr. İlber Ortaylı, 1947 yılında Avusturya Bregenz’de dünyaya geldi. 1965’te Ankara Atatürk Lisesi’nden mezun olan Prof. Dr. Ortaylı, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi (1969) ile Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tarih Bölümü’nü bitirdi. Viyana Üniversitesi’nde Slavistik ve Orientalistik okudu. Prof. Dr. Halil İnalcık ile Chicago Üniversitesi’nde yüksek lisans çalışmasını yaptı. “Tanzimat Sonrası Mahalli İdareler” çalışması ile doktor, “Osmanlı İmparatorluğu’nda Alman Nüfuzu” çalışmasıyla da doçent unvanını aldı. 1983’ten itibaren Viyana, Berlin, Paris, Princeton, Moskova, Roma, Münih, Strasbourg, Yanya, Sofya, Kiel, Cambridge, Oxford ve Tunus üniversitelerinde misafir öğretim üyeliğiyle birlikte seminerler ve konferanslar verdi. Prof. Dr. Ortaylı’nın yerli ve yabancı bilimsel dergilerde Osmanlı ve Rusya tarihiyle ilgili birçok makalesi yayımlandı.
1989’da Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İdare Tarihi Bilim Dalı Başkanı olarak göreve başladı. 2005–2012 yılları arasında Topkapı Sarayı Müzesi Başkanlığı görevini yürüttü. 2002-2014 yılları arasında Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde hukuk tarihi alanında dersler veren Prof. Dr. İlber Ortaylı, halen bu üniversitede misafir öğretim üyesi olarak ders vermeye devam ediyor. Prof. Dr. Ortaylı, bir süre de Bilkent Üniversitesinde konuk öğretim üyesi olarak görev yaptı.
Türk Tarih Kurumu Şeref Üyesi olan Prof. Dr. Ortaylı, Almanca, İngilizce, Fransızca, İtalyanca, Rusça ve Farsça biliyor. Ortaylı, Uluslararası Osmanlı Etütleri Komitesi Yönetim Kurulu Üyesi ve Avrupa İranoloji Cemiyeti üyesidir.
Çok sayıda kitap kaleme alan İlber Ortaylı’nın bazı eserleri şunlar: “Tanzimat’tan Sonra Mahalli İdareler”, “Türklerin Tarihi”, “Osmanlı Toplumunda Aile”, “Tarihin İzinde”, “Türkiye’nin Yakın Tarihi”. “Cumhuriyetin İlk Yüzyılı”, “Eski Dünya Seyahatnamesi”. “Gazi Mustafa Kemal Atatürk”, “İstanbul’dan Sayfalar”, “Yakın Tarihin Gerçekleri”, “Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Yerel Yönetim Geleneği”, “Osmanlı İmparatorluğu’nda İktisadî ve Sosyal Değişim”, “Anadolu’nun Bozkırlarından Avrupa’nın İçlerine”.
1976 yılında İsrail’de doğdu. Doktorasını 2002’de Oxford Üniversitesi’nde yaptı. Dünya tarihi, Ortaçağ tarihi ve askerî tarih konularında uzman olan Yuval Noah Harari, süregelen araştırmalarında makro-tarihsel sorulara odaklanarak şu soruların yanıtlarını arıyor: Tarih ve biyoloji arasında nasıl bir ilişki var? Homo sapiens ile diğer hayvanlar arasındaki temel fark nedir? Tarih adil midir? Tarihin bir istikameti var mıdır? Tarih ilerledikçe insanlar daha mı mutlu oldu? Bilim ve teknoloji 21. yüzyılda hangi etik soruları gündeme getiriyor?
2014 yılında yayımlanan Sapiens: İnsanlığın Kısa Tarihi adlı kitabı 25 milyon satarak dünya çapında popülerlik kazandı. New York Times’ın çoksatanlar listesinde ilk 10’da yer alan kitap, ABD’de satışa sunulmasının ardından ilk altı yılın yarısından fazlasında gazetenin çoksatanlar listesinde kaldı. Kitap, Sunday Times’ın çoksatanlar listesinde 96 hafta üst üste birinci ila üçüncü sıralarda yer aldı. O dönemde Barack Obama, Bill Gates, Natalie Portman, Janelle Monáe ve Chris Evans gibi isimler Sapiens’i önerenler arasındaydı. The Guardian, Sapiens’in kurgudışı kitap piyasasında devrim yarattığını ve “akademik kitapları” popüler hale getirdiğini ifade etti.
2016 yılında 21. yüzyılda insanlığın karşı karşıya olduğu büyük gelecek projelerini inceleyen Homo Deus: Yarının Kısa Bir Tarihi kitabıyla yayın dünyasına dönüş yaptı ve bu kitap büyük beğeni topladı. Homo Deus, bazı Homo sapienslerin bedenlerini ve zihinlerini yapay olarak geliştirmelerine olanak tanırken toplumun diğer üyelerinin çok geride kalmasına neden olabilecek yeni ve benzeri görülmemiş teknolojik güçlerin yarattığı tehditlere dikkat çekiyordu.
Geçmişi ve geleceği derinlemesine irdeleyen bu eserlerin ardından, 2018 yılında 21. Yüzyıl için 21 Ders’i yayımladı. Bu kitapta mevcut küresel iklimin nabzını tutmak için güncel büyük sorulara odaklandı: Şu anda tam olarak ne yaşıyoruz? Günümüzün en büyük zorlukları ve seçenekleri nelerdir? Nelere dikkat etmeliyiz?
Kitaplarının uluslararası başarıya ulaşmasının ardından 2019 yılında eşi ve ilk temsilcisi Itzik Yahav’la birlikte Sapienship’i kurdu. Eğitim ve eğlence alanlarında projeler yürüten bir sosyal etki şirketi olan Sapienship, günümüzde dünyanın karşı karşıya olduğu en önemli küresel sorunlara odaklanıyor.
2020 yılında (yaratıcı ve ortak yazar olarak) ünlü çizgi roman sanatçıları David Vandermeulen (ortak yazar) ve Daniel Casanave (çizer) ile ortak bir çalışmaya imza attı. Üçlü, orijinal Sapiens’in zeka, mizah ve renklerle dolu bir grafik roman serisine radikal bir uyarlaması niteliğindeki Sapiens: Grafik Tarih’i yarattı. Harari’nin rehberliğindeki bu resimli kitaplar, okuyucuyu bir dizi kurgu karakter eşliğinde insan türünün tüm tarihi boyunca zaman, mekan ve popüler kültür referansları arasında bir yolculuğa çıkarıyordu. Dört cilt halinde yayımlanması planlanan serinin ilk iki kitabı halen piyasadadır.
Yuval Noah Harari, devlet başkanlarıyla da düzenli olarak küresel meseleler üzerine konuşmak üzere bir araya geliyor, tanınmış isimlerle sohbetler gerçekleştiriyor. 2019 yılında Facebook
CEO’su Mark Zuckerberg ile teknoloji ve toplumun geleceği üzerine bir sohbet gerçekleştirdi ve 2018 yılında dijital bir avatar tarafından yapılan ilk TED konuşmasını sundu. 2018 yılında Dünya Ekonomik Forumu’nun ana Kongre Salonu sahnesinde ve 2020 yılında Davos’ta insanlığın geleceği üzerine açılış konuşmalarını yaptı. Avusturya Şansölyesi Sebastian Kurz, Hollanda Başbakanı Mark Rutte ve Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis ile yaptığı görüşmeler halka açık olarak yayınlandı. Ayrıca Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Almanya Başbakanı Angela Merkel, Arjantin Devlet Başkanı Mauricio Macri, Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ve Şangay Belediye Başkanı Ying Yong da bir araya geldiği isimler arasındadır.
2022 yılında, 8-12 yaş aralığına yönelik Durdurulamayan İnsanlık ile ilk kez çocuk kitapları dünyasına adım attı. Bu seride karşısına çıkan her şeye hakim olmak isteyen ve doymak bilmeyen insan türünün, inanılmaz ama gerçek hikayesini çocukların anlayabileceği bir dille anlattı. Serinin Ricard Zaplana Ruiz’in renkli illüstrasyonlarıyla, Durdurulamayan İnsanlık, Cilt1: Dünyanın Hakimiyetini Nasıl Ele Geçirdik ile başlayarak dört sürükleyici cilt halinde yayımlanması planlanıyor. İlk kitap kısa sürede New York Times’ın çoksatanlar listesine girdi ve gazete tarafından belirlenen 2022’nin en iyi çocuk kitapları arasında yer aldı. Jeff Kinney, Kristen Bell ve Kirkus tarafından hararetle tavsiye edildi. Durdurulamayan İnsanlık, Cilt 2: Dünya Neden Adil Değil’in 2023 sonu-2024 başında dünya çapında piyasaya sürülmesi bekleniyor.
Yuval Noah Harari’nin çok sayıda ödülü de bulunuyor. 2021 yılında ABD Yabancı Basın Muhabirleri Derneği Onur Ödülü’nü aldı. 2020 yılında VUB’dan (Brüksel Özgür Üniversitesi) fahri doktora unvanı ve Sapiens: Grafik Tarih adlı kitabıyla Çin’de CITIC Yılın Yazarı Ödülü’ne layık görüldü. 21 Ders, 2019 yılında Alman Bild der Wissenschaft dergisi tarafından ‘Yılın Bilgi İçerikli Kitabı’ seçildi, Homo Deus, Krakow Jagiellonian Üniversitesi tarafından ‘Yılın Bilge Kitabı’ ilan edildi. Sapiens, İngiltere Akademik Kitap Ticareti Ödülleri’nde ‘Yılın Akademik Kitabı’ ödülünü kazandı. Homo Deus, 2017 yılında Handelsblatt’ın “yılın en düşünce yoğunluklu ve etkili ekonomi kitabı” olarak Almanya’da Yılın Ekonomi Kitabı Ödülü’nü, Sapiens ise 2015 yılında Çin’de verilen Wenjin Kitap Ödülü’nü aldı.
Yuval Noah Harari, çoksatan Hayvanlardan Tanrılara Sapiens: İnsan Türünün Kısa Bir Tarihi, Homo Deus: Yarının Kısa Bir Tarihi, 21. Yüzyıl için 21 Ders ve Sapiens: Grafik Tarih ve Durdurulamayan İnsanlık serilerinin yazarıdır. 65 dile çevrilen kitapları toplam 45 milyon satan yazar, günümüzde dünyanın halkla etkileşim içinde olan en etkili entelektüellerinden biri kabul ediliyor.
Yuval Noah Harari, kitaplarında ele aldığı konularla ilgili olarak dünyanın dört bir yanında dersler vermeyi sürdürüyor. The Guardian, The Financial Times, The New York Times, TIME ve The Economist gibi yayınlar için makaleler yazıyor.
Halen Kudüs İbrani Üniversitesi Tarih Bölümü’nde öğretim üyesi olan Yuval Noah Harari, güncel olaylar hakkında yazılar yazmaya ve görüşlerini paylaşmaya devam ediyor. 2020 yılında küresel COVID-19 krizi hakkında kapsamlı yazılar yazan, CNN ve BBC dahil olmak üzere haber kanallarında salgının etkilerini tartışan Yuval Noah Harari, 2022 yılında ise Rusya’nın Ukrayna’yı işgali hakkında görüşlerini kamuoyuyla paylaştı ve bu konudaki makalesi The Guardian’ın Opinion (Görüş) bölümünün tüm zamanların en çok okunan görüş yazısı oldu. 2021 yılında CBS’in 60 Minutes programında Harari’nin biyografisine yer verildi.
1968’de doğdu. Öğrenim hayatı Ankara’da geçti. Televizyon ve radyolarda seslendirme yapmaya çocukluk yıllarında başladı. Aynı yıllarda çocuk programlarında sunuculuk ve oyunculuk da yaptı. 1989 yılında Hacettepe Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun oldu.
80’li yıllardan başlayarak öyküleri, şiirleri, deneme ve eleştiri yazıları çeşitli dergilerde yayınlandı. Özellikle Hayalet Gemi dergisi’ndeki çalışmalarıyla tanındı. İlk kitabı “Fildişi Karası” 2000 yılında okurla buluştu. Aşk Mutfağından “Yalnızlık Tarifleri” adlı kitabı 2002 Sait Faik Hikâye Armağanı’na, “Karbon Kopya” adlı kitabı 2007 Dünya Kitap Yılın Telif Kitabı Ödülü’ne, “Bir de Baktım Yoksun” adlı kitabı da 2010 Yunus Nadi Öykü Ödülü’ne ve 2010 Haldun Taner Öykü Ödülü’ne değer bulundu. 2006 İstanbul Uluslararası Tiyatro Festivali bünyesinde Tiyatro DOT tarafından sahnelenen ve bir Bülent Erkmen projesi olan “İki Kişilik Bir Oyun”un metnini yazdı. Oyun Almanya, İtalya ve Hollanda’da sahnelendi. Şili’li ressam Alex Pelayo tarafından resimlenen çocuk kitabı “Burun” 2009’da yayımlandı.
Kitapları çeşitli dillere çevrildi. 2013 yılında “Aile Çay Bahçesi” adlı roman ve 2014’te” İki Şiirin Arasında” isimli öykü kitabını yazdı. Ayrıca yine 2014 yılında Türk öyküsü üstüne bir sözlük çalışması olan “İpekli Mendil”in editörlüğünü yaptı.
2000’li yılların başlarından itibaren NTV’de yayınlanan günlük kültür sanat bülteni “Gece Gündüz”ün sunuculuğunu yaptı. 2013’de bu programdan ayrılarak ArtıBir TV’de yapımcılığını da gerçekleştirdiği “Cumartesi” adlı kültür sanat programını hazırladı. Aynı dönemde Radikal gazetesinde düzenli olarak yazan Kopan, bir yandan da YapımLab bünyesinde Yaratıcı Yazarlık dersleri verdi.
2015’te ilk cildi yayınlanan kültür sanat yıllığı “Can Almanak’” projelendiren Kopan, “Sakın Oraya Gitme” adlı kitabını da 2016’da raflara çıkarttı. YouTube’da “Yekta Kopan’la Noktalı Virgül” adlı kütür sanat programının yapımcılığını ve sunuculuğunu yürüttü.
2018 tarihli romanı “Sıradan Bir Gün” den sonra 2020’de çizer Levent Gönenç’le birlikte “Sarmaşık” adlı çizgi romanı yayımladılar.
Son kitabı “Bana Kuşlar Söyledi” 2021’de okurla buluştu.
Yazarın kitapları ve öyküleri İngilizce, Almanca, İtalyanca, Japonca, Farsça, Arapça başta olmak üzere çeşitli dillere çevrildi.
İstanbul’da doğdu. Sainte Pulcherie, Saint Michel’de lise eğitimini tamamladıktan sonra İstanbul Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümünü bitirdi. Üniversite yıllarında Milliyet gazetesiyle girdiği basın sektörüne Sabah Grubu gazete ve dergilerinde muhabirlik, çevirmenlik, editörlük yaptı. 2001 yılında Radikal Futbol’da spor köşe yazarlığına başladı. FourFourTwo dergisinin ilk kadın genel yayın yönetmeni oldu. Uzun yıllar boyunca CnnTürk’te Futbol Ekstra ve NtvSpor’da “Yenilsen de Yensen de”, “Veni Vidi Vici” ve Bağış Erten’le “B Planı”nı hazırladı ve sundu. 2020 yılında IVLP programına seçilerek dünyanın her yerinden gelen kadın spor gazetecileriyle birlikte bir aylık bir programa katıldı. Spor yazarlığı ve yorumculuğuna devam eden Yelkovan, futbolun taktik ve tekniğinden çok güler yüzlü tarafıyla ve geri planda kalan hikayeleriyle ilgileniyor.
1975 yılında Malatya’nın Pütürge ilçesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Rize’nin Pazar ilçesinde tamamladı. 1993 yılında İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü’nde başladığı eğitimini, üç yıl sonra gazeteci olmak üzere yarıda bıraktı. 2005 yılında Çevre Mühendisliği Bölümü’ndeki üniversite eğitimine kaldığı yerden devam etti.
Gazeteciliğe 1995 yılında dış haberler muhabiri olarak başlayan Deniz Bayramoğlu, 1997 yılında Financial Times ile ortak çıkan Liberal Bakış gazetesine geçti ve burada borsa haberleri yaptı. Altı ay sonra döneminin en dikkat çeken gazetesi Yeni Yüzyıl’da borsa muhabiri olarak çalışmaya başladı. Yeni Yüzyıl’ın satılmasının ardından görevini Sabah gazetesinde sürdürdü. Ardından Yeni Binyıl gazetesinin kuruluşunda bulunarak, ekonomi editörü olarak görev yaptı. Yazılı basın kariyeri sırasında Türkiye’nin önde gelen şirketlerinin tepe yöneticileri, ekonomiden sorumlu bakanlar, Avrupa ve ABD’nin önde gelen şirketleri, ECB, FED, merkez bankası başkanları gibi ekonomi bürokrasisinden önemli isimlerle, tanınmış fon yöneticileriyle röportajlar yaptı. Ekonomi muhabiri olarak, çok sayıda meslek örgütü ve sivil toplum kuruluşu tarafından ödüle layık görüldü.
2000 yılında görsel basına geçti. 2000-2002 arasında CNN Türk televizyonunda borsa yorumcusu – muhabiri olarak görev aldı. 2002-2004 arasında Ahu Özyurt ile birlikte “İş Yemeği” programını hazırlayıp sundu. Aynı dönemde hurriyet.com.tr ile Finansal Forum ve Referans gazetelerinde borsa ve ekonomiyle ilgili yazıları yayımlandı. 2004-2006 yıları arasında 10 yıl sürdürdüğü ekonomi gazeteciliğine ara verip haber merkezinde çalışmaya ve CNN Türk’ün sabah haberlerini sunmaya başladı. 2006 yılında CNN Türk’ün marka siyaset-ekonomi programı “Parametre”yi Enis Berberoğlu, Bilal Çetin ve Erdal Sağlam gibi önemli isimlerle sundu. 2010-2012 arasında “Bugün” haber kuşağını hazırlayıp sunan Deniz Bayramoğlu, daha sonra Semiha Şahin ile birlikte CNN Türk’te “Güne Merhaba” programının sunuculuğunu üstlendi.
Suriye savaşının ilk yılında Halep’e giren ilk Türk gazeteciydi. Muhaliflerin 30 Şii hacı adayını rehin aldığı olayı, dünyaya ilk duyuran ve bu isimlerle ilk röportajları yapan gazeteci oldu.
2020 yılından bu yana Kanal D Ana Haber Bülteni’ni sunan Bayramoğlu, halen Milliyet gazetesinde haftada bir köşe yazısı kaleme alıyor. Deniz Bayramoğlu’nun Prof. Dr. Uğur Batı ile birlikte hazırladığı ve 2018 yılında yayımlanan “Üzgün İnsandan Özgün İnsana” isimli bir kitabı bulunuyor.
İstanbul Üniversitesi Klasik Arkeoloji Bölümü’nden mezun olduktan sonra gezi ve coğrafya dergilerinde başladığı muhabirlik, editörlük çalışmalarının yanı sıra sinema ve tiyatro alanlarında da eserler verdi. Romanlarında tarih, aşk, ölüm, kadın ve çocukluk konularına değinen Bedia Ceylan Güzelce, çeşitli dergilerde yazmakla birlikte televizyon ve radyo kuruluşlarında programlar yapmaktadır. TEDxReset kapsamında 2013 yılında konuşmacı olarak “Acılarınızı Küçümsüyorum” başlığıyla X,Y,Z kuşakları için kritik kavşakları anlattı. 2011 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde “Social Change Through Arts” başlıklı bir eğitime katıldı.
İlk romanı 1473, 2011 yılında yayımlandı. Bu kitap, İngiltere’de Kingston University tarafından yayımlanan ilk çeviri eser olma özelliğine sahip. İkinci romanı Göğün Bütün Çeyrekleri 2015 yılında Doğan Kitap tarafından yayımlandı. Üçüncü romanı ise Soyka’dır. Kitaplarında şiirsel bir dil ve akıcı anlatım tarzını benimsemesiyle kendi kuşağının önemli yazarları arasında gösterilmektedir.
Yazın ve anlatım dünyası etrafında şekillenen çalışma yaşamında 2010-2019 yılları arasında televizyon programcılığı yaptı. Habertürk TV, Bloomberg HT ve Türkiye’nin ilk belgesel kanalı İz Tv’de kültür sanat ve tarih alanında programlar yaptı. Habertürk’te Skala, Bloomberg HT’de ise Sanat Aktüel programlarını hazırlayıp sunmanın yanı sıra Viyana Filarmoni Orkestrası’nın Zubin Mehta ve Daniel Barenboim eşliğindeki Aspendos konserini İngilizce ve Türkçe anlatmak gibi bazı önemli yayınlara da imza attı. Aralarında Boby McFerrin, Jane Birkin, Gidon Kremer, Prof. Dr. Halil İnalcık, Neşet Ertaş gibi birçok sanatçı ve akademisyenle röportajlar gerçekleştirdi. Habertürk Tv, Al Jazeera Türk’te kültür sanat editörlüğü, çeşitli projelerde sanat yönetmenliği yaptı. Taner Elhan’ın yönetmenliğini yaptığı ve Burak Özçivit ile Fahriye Evcen’in başrolünü paylaştığı “Aşk Sana Benzer” filminin senaristidir.
Kuruluşundan bu yana Kafa Radyo’da programlar yapan Bedia Ceylan Güzelce, Mayıs 2021 itibarıyla “Bedia ile Güzel Şeyler” programını hazırlayıp sunuyor. Pozitif haberlerin, iyi gelişmelerin aktarıldığı programın büyük bir dinleyici kitlesi vardır.
© 2023 Gelecek Yüzyıla Bakış. Tüm hakları saklıdır.
